İçindekiler
Göz Hastalıkları
Göz Hastalıkları Nedir Ve Neden Oluşur? Görme yeteneğini kısıtlayan ve gözde meydana gelen rahatsızlıklara göz hastalıkları denmektedir. Göz hastalıkları genetik olabileceği gibi bazı çevresel faktörlere bağlı olarak da ortaya çıkabilmektedir. Gözün herhangi bir bölümünde oluşmuş olan bütün sorunlar göz hastalıkları olarak adlandırılabilir. Bazı göz hastalıkları aileden genetik olarak size geçebilirken bazıları da çevresel faktörlerden kaynaklanabilir. Çevresel faktörlerden kaynaklanan göz hastalıkları ise bazı dış etkenler dolayısıyla oluşur. Görme yetisinde güçlük meydana getiren nedenlerden biri, göze herhangi bir maddenin kaçması ya da girmesi sonucu oluşan hasardır. Uzun süre boyunca görme güçlüğü yaşanan yerlerde bulunmak da göz hastalıklarına neden olabilir. Işık ayarı dengesiz olan ortamlar, bu yerlerden biridir. Bunların yanında geçirilen birtakım hastalıklar sonucunda da göz kusurları oluşabilir. Bu kusurlar için uygulanan tedavilerden bahsetmeden önce neler olduklarını şöyle bir listeleyelim:
1. Miyop ( Uzağı görememe) : Göz Hastalıkları Nedir?
Latince’de kısık göz anlamına gelen miyop, yakını net görme fakat uzağı görmede sıkıntı yaşamaktır. Göz yuvarlağının uzun ya da göz merceğinin şişkin olmasıyla ortaya çıkmaktadır. Yaklaşık olarak 2 metre öteyi görememek yazıları okuyamamaktan şikâyetçilerdir. Daha çok gen aktarımı olduğu düşünülür. Genetik geçişin yanı sıra loş ortamlar, fazla okuma-yazma, özellikle sınava hazırlanan gençlerde çok sık görülmektedir. Anne babası miyop olan bir çocuğun 2-3 yaşlarında göz doktoruna gitmesinde fayda vardır. Diyabet hastası veya katarakt problemi olan bireylerde miyop gelişme riski daha fazladır.
Miyop tedavisi için göz numarasının doğru saptanmış olması oldukça önemlidir. Doktor muayenesi sonucunda lens, gözlük veya lazer tedavisi önerilmektedir. Lazer tedavisinin yapılabilmesi için 18 yaşını doldurmuş olmak, son 2 sene içerisinde göz numarasının değişmemiş olması, miyop seviyesinin 10’un altında olması ve diyabet, romatizma gibi rahatsızlıkların olmaması gerektiği söylenmektedir.
2. Hipermetrop (Yakını görememe) :
Hipermetropide göze giren ışık retina üzerine düşmek yerine daha geriye odaklanır. Hipermetroplar uzağı net görebilirken yakın mesafeleri görmekte zorlanırlar. Genetik geçişin söz konusu olduğu hipermetropta çevresel faktörlerde etkili olabilmektedir.
Küçük yaşlarda başlayan şikâyetlerle doktora başvurulması gerekmektedir. Özellikle ileri yaşlarda lensin kırılma kuvveti azalmaya başladığından dolayı yaşlılarda sık olarak rastlanmaktadır. Kişilerde göz etrafında ağrı, bulanık ve yakını görememe şikâyetleri vardır. İnce kenarlı merceklerden yapılmış gözlük ve lens tedavisiyle kişi yakını rahat bir şekilde görmeye başlar.
3.Astigmat (Bulanık görme)
Astigmatizma, çoğu kez korneadaki şekil bozukluğuna bağlıdır. Basitçe korneanın yumurta biçiminde olma durumudur. Bu durum iki eksende farklı kırılmaya yol açar ve kişide bulanık veya gölgeli (çift) görmeye sebep olur. Görüntünün net olmaması kişilerde baş ağrısı, gözlerde ağrı, göz altlarında morarma ve sık sık arpacık çıkması şikayetlerini de beraberinde getirmektedir. Astigmat tanısı konan kişilerde çoğunlukla miyop veya hipermetrop tanıları da bulunmaktadır. Genetik geçişin olduğu, dış faktörlerin etkisi olmadığı söylenmektedir.
4.Katarakt:
Özellikle yaşlılıkla birlikte ortaya çıkmaktadır. Göz merceği normalde saydam bir yapıdadır. İlerleyen yaşlarda saydamlığını kaybederek matlaşmaktadır. Kişiler bu durumu ‘buğulu bir camın arkasından bakmak’ olarak ifade etmektedirler. Genelde yaşlılarda görülmesinin yanı sıra yeni doğmuş bebeklerde, diyabet hastalarında ve fiziksel travmalar sonucunda oluşabilmektedir. Bebeklerde oluşma nedeni annenin gebelik sürecinde enfeksiyon geçirmiş olması veya ilaç kullanması gösterilmektedir. Ancak her hangi bir nedene bağlı olmaksızın da gelişebilmektedir.
Şikâyetler genellikle görmenin zamanla azalması, çift görme, bulanık görme, karanlıkta görme sıkıntıları ve renklerin net olarak algılanamamasıdır. Günümüzde ilaç ya da gözlük tedavisi mümkün olmayan bir görme kusurudur. Doktor muayenesi sonrasında tedavi seçeneği olarak cerrahi önerilmektedir. Ameliyat sırasında saydamlığını kaybetmiş olan mercek çıkartılarak yeni bir mercek yerleştirilmektedir.
5.Şaşılık:
Şaşılık iki gözün aynı yere odaklanamamasıdır. Göz küresini hareket ettiren kaslardan birinin uzun ya da kısa olmasıyla oluşan bir göz kusurudur. Bu durumda gözler farklı yönlere bakar. Ameliyatla düzeltilebilir.
6.Renk Körlüğü:
Renk körlüğü, göz içindeki renk ayırt etme işleminin yapılamamasıdır.
7.Konjonktivit ve Alerjik Konjonktivit:
Konjonktivit gözdeki ince zarda meydana gelen bir kusurdur. Alerjik konjonktivit ise mevsime bağlı olarak ortaya çıkar ve gözde sulanma, kaşınma ve kızarıklık olmasına sebep olabilir.
8.Glokom ( Göz tansiyonu):
Glokom, göz içi basıncının görme sinirini tahrip edecek kadar yükselmesi nedeniyle görme kaybına yol açan bir hastalıktır.
Tedavi yöntemi ise;
Excimer Lazer ( Göz Çizdirme ) :
Bu da bir göz hastalığı olmayıp miyop, astigmat, hipermetrop gibi göz kusurlarının tedavisinde kullanılan bir uygulamadır. Bu kusurları ortadan kaldırır ve gözlük, lens kullanımına da son verir. Son 30 yıldır etkin bir biçimde kullanılıyor ve güvenli bir yöntemdir.
Yorumlar (1)